Kırkağaç’ın sevilen sayılan simalarından aynı zamanda CHP’de siyaset yapma görme engelli Serhat Kayın 10-16 Mayıs Engelliler Haftası nedeniyle bir açıklama yaptı. Kayın: ‘Engellilere yaptığınız maddi hizmetleri yüksek tondan haykırmayın. Ayrıca toplumdaki zaten bedava yaşıyorsunuz algısını kırın.’dedi.

ENGELLİLİK ONURU…:

Kırkağaç CHP’nin aktif siyasetçilerinden Serhat Kayın açıklamasında şu görüşleri dile getirdi:

‘Ülkemizde her yıl farkındalık yaratmak için düzenlenen engelliler haftası bu yıl da 10-16 Mayıs tarihlerinde çeşitli etkinliklerle gerçekleştirilecektir. Bu etkinliklere katılarak hem engelli dostlarımıza destek olabilir hem de yaşadıkları sorunlara yakinen tanıklık edebilirsiniz.
İster bedensel olsun isterse işitsel, ister görme engelli olsun isterse zihinsel, tüm engellilerin tek bir isteği vardır, o istek onurlu bir yaşam sürdürmektir. Kimseye muhtaç olmadan yaşamak, birinin yardımı olmadan karşıdan karşıya geçmek ya da kimsenin kucağına alınmadan binanın 4. katına çıkabilmek engellilik için bir onurdur. İşte bu gibi nedenlerin sonucunda tüm engelli dostlarımız istemektedirler ki erişilebilirlik sorunu bir an önce aşılsın ve tamamı ile ortadan kaldırılsın. Mevcut iktidarın bundan tam 12 yıl önce yürürlüğe soktuğu son engelliler yasasına göre tüm kamu binaları ile umumi hizmete açık tüm özele ait binalar engellilere uygun hale getirilmek zorundaydı. Bu düzenlemeler için verilen süre ise 7 yıl olarak açıklandı. 7 Temmuz 2012 tarihinde öngörülen süre doldu. Doldu ama gözle görünen bir düzenleme yapılmadığı için 1 yıl daha ertelemede bulunuldu. Bu erteleme de 7 Temmuz 2013 tarihinde tamamlandı ancak ne yazık ki yine gözle görünür bir düzenleme göremedik. Önemli olan yasa çıkartmak değil, çıkartılan yasaların uygulanması aşamasında yeterli denetimin sağlanmasıdır. Başta hükümet konakları, belediye binaları olmak üzere il ve ilçelerimizde bu konuda yapılan herhangi bir düzenleme benim izlenimlerime göre tam olarak olmamıştır. Devlet kurumları devleti temsil ederler ve çıkartılan yasaları ilk olarak kendileri uygulamalıdırlar. Ancak görüyoruz ki genel olarak önemsenen konularda gösterilen hassasiyet engellilik konusu önemsenmediğinden midir nedir bu konuda gösterilmemektedir. Peki şimdi ne olacak? Başta ben ve arkadaşlarım olmak üzere yakın tarihlerde yapılmayan uygulamaların takipçisi ve denetçisi olacağız. Cezai yaptırımlara karşın yine de bir düzenlemede bulunmayan binalar için ise kınama kampanyaları düzenleyeceğiz. Biz engelliler için insana verilen önem o şehrin binalarına bakınca anlaşılır ki engellilere uygun olmayan bir bina mimari açıdan harika da olsa bizim için önemsiz bir yapıdır. Şehrinize saat kuleleri ve süslü havuzlar yapabilirsiniz, renkli taşlar döşeyebilirsiniz ama bedensel engeli olan bir vatandaşınız sizin belediye binanızın üst katına zabıtaların kucağında çıkabiliyorsa bana çağdaşlıktan ve güzellikten söz edemezsiniz!
Yine engellilik onurunun korunması için siyasilerimizi naçizane uyarmak istiyorum. Engellilere yaptığınız maddi hizmetleri yüksek tondan haykırmayın. Ayrıca toplumdaki zaten bedava yaşıyorsunuz algısını kırın. Sadaka dağıtır gibi değil yasal hakkı olduğunu belirterek, siyasi malzeme olarak kullanmadan parasal hizmetlerde bulunun. Engelli dostlarımız da bu sayede daha dik durarak kendilerini birisine muhtaç olarak hissetmeyeceklerdir. Toplumdaki algıların değişmesi amacı ile başta devlet yetkilileri olmak üzere herkes elinden geleni yapmalıdır. Bir engelli için onurlu yaşamak, kimseye el açmamak, birine muhtaç olmadan yaşamak karşılığı olmayan bir mutluluktur. Engelli arkadaşlarımızın hayata tutunması için temel şart da budur. İnsanlık onuru için her vatandaş üzerine düşen görevi yerine getirmelidir. Saygılarımla