Kırkağaç Ziraat odası Başkanı Emin Özarı çiftçilerin içinde bulunduğu darboğaz ve sıkıntıların aşılabilmesi için her zaman her platformda gündemde tutulması gerektiğini söyledi. Başkan Emin Özarı’nın konuya ilişkin açıklaması şöyle: ‘Değerli basın mensupları, televizyonlarda sürekli açık oturum yapan araştırmacı, ekonomist ve gazete yazarlarımız, değerli çiftçilerimiz, zirai ilaç, tohum, gübre ve tarım ile ilgili sanayi ve yan […]
Kırkağaç Ziraat odası Başkanı Emin Özarı çiftçilerin içinde bulunduğu darboğaz ve sıkıntıların aşılabilmesi için her zaman her platformda gündemde tutulması gerektiğini söyledi. Başkan Emin Özarı’nın konuya ilişkin açıklaması şöyle: ‘Değerli basın mensupları, televizyonlarda sürekli açık oturum yapan araştırmacı, ekonomist ve gazete yazarlarımız, değerli çiftçilerimiz, zirai ilaç, tohum, gübre ve tarım ile ilgili sanayi ve yan sanayi kuruluşlarımızın kıymetli temsilcileri; bildiğiniz üzere ne kadar sanayileşmeye çalışsak da , Türkiye olarak biz hala dünyada sayılı tarım ülkelerinden birisiyiz. Sanayicilerimizin ürettiği ürünlerin yarısından fazlasını çiftçilerimiz tüketiyor. Çünkü çiftçi kendisi için traktörden tutunda, arkasına bağladığı onlarca zirai alet ve ekipmanı sanayicilerimizden satın alıyor. Çocuğunu okutuyor, büyütüyor, evlendiriyor, çeyiz düzüyor. Tarlasında sanayicinin ürettiği elektriğini, tohumunu, zirai ilacını , gübresini kullanıyor. Evinde ise yine sanayicinin mobilyalarını ve beyaz eşyalarını kullanıyor. Marketten, eczaneden, pazardan, manavdan, çarşıdan alışverişini yapıyor. Demem o ki, sanayicilerimizden tutun da, mahalledeki bakkalımıza varıncaya kadar herkes çiftçinin kazancına dayalı bir ticaret yapıyor. Çiftçimizin üretim ve kazancında meydana gelecek bir azalma sadece kendisini ve ailesini değil aynı zamanda sanayicilerimizi, esnafımızı ve ülke enflasyonunu da olumsuz yönde etkileyecektir. Türkiye Ziraat odaları Birliği Genel Başkanımız sayın Şemsi Bayraktar bu konuları sürekli yazılı ve görsel basında gündeme getirmesine rağmen, çiftçilerimizin ve Türk tarımının içinde bulunduğu kuraklık, Gübredeki pahalılık, mazot ve tarımsal elektrikteki pahalılık ile et ve süt başta olmak üzere üretici ve market arasındaki fiyat farkını konu alan basın açıklamaları sadece bir kez haber bültenlerinde geçiyor o kadar. Tabii ki bu da bizim için güzel bir gelişme ama dolar % 30 değer kazandı. Türkiye ayağa kalktı, ama gübrede % 400 fiyat artışı oldu, yem de, zirai ilaç ve tohumda, zirai alet ve ekipmanlarda dolara bağlı artışlar oldu ama hiç bir kanalda, hiç bir açık oturumda masaya yatırılmadı. Bence bu konu doların yükselmesinden daha çok dikkat edilmesi ve ele alınması gereken bir konu . Demagoji olmasın ama eğer üretim düşer ve azalırsa gıda da ithalatta yönelik dışa bağımlı bir hale geliriz onu da Allah göstermesin. Bu sebeple özellikle televizyon kanalları ve değerli araştırmacı ve yazarlardan tarımdaki sorunlarımızı da gündeme taşımalarını ve bazı önlemlerin alınmasına vesile olmalarını rica ediyorum. Çünkü bu sorunlarımızı konuşup tartışmadıkça gerçek gündeme ve çözümlere kavuşamayız. Ayrıca bu yazımı okuyan herkesten , eğer kendisi için bir sakıncası yoksa siyasetten Ari bir şekilde paylaşmasını rica ediyorum. Çünkü hangi partiden olursak olalım hepimiz çiftçiyiz, hepimiz bu topraktan geçiniyoruz. Bakın, asgari ücret ve dolar gündemde tutulduğu için bu çözümler üretildi. Devletime ve milletime güç ve kuvvet dualarımla hepinize sevgi ve saygılarımı sunarım. ‘dedi.